Düşünen insan Sürüden ayrılır

Her sabah alarmın soğuk sesiyle uyanırsınız. Gözleriniz yarı kapalı, bedeniniz hala yorgun. Güne trafik karmaşasıyla başlarsınız, iş yerinde saatlerce çalışır, ardından yine trafiğin karmaşasında eve dönersiniz. Akşam yemeği, belki bir iki sohbet, biraz dinlenme ve tekrar yatağa yatarsınız. Ertesi sabah ise aynı döngü yeniden başlar. Bu döngü, insan hayatının monotonluğudur ve bunları düşünmeden yaparız. Ancak, bu gerçekten yaşamak mıdır? Hiç düşündünüz mü ?

Düşünmek Zor Zanaat
Pek çok insan, düşünmek yerine sürüye uymayı tercih eder. Bu, hayatı daha kolay ve öngörülebilir kılar. Ancak asıl soru şudur: Sürüdeki koyun mu olacaksınız, çoban köpeği mi, yoksa çoban mı olacaksınız?
Yoksa kendi kaderini yazan bir insanmı olacaksınız?

Düşünmenin Gücü
Düşünmek, insanın en büyük gücüdür. Felsefe, edebiyat ve sanat, bu gücün en somut ürünleridir. Bu alanlar, insanı düşünmeye, sorgulamaya ve kendi varoluşunu anlamaya yönlendirir. Düşünmek, zihinle yapılan bir yolculuktur ve bu yolculuk, kişinin kendi iç dünyasında derinlemesine keşifler yapmasına olanak tanır.

Rutinlerin İçindeki Sessizliği Kırmak
Rutinlerin içindeki sessizliği kırmak, düşünmenin ilk adımıdır. Sabahın erken saatlerinde güneşin doğuşunu izlemek, bir kitabın sayfaları arasında kaybolmak, bir sanat eserinin karşısında durup anlamını çözmeye çalışmak… Bu küçük anlar, yaşamın rutinini kırmanın ve düşünmenin kapılarını aralamanın yollarıdır.

Kendi Kaderini Yazmak
Hayatta kendi kaderini yazmak, düşünmenin ve bu düşünceleri eyleme dönüştürmenin sonucudur. Düşünen insanlar, kendi yollarını çizerler. Her adım, her karar, ile kendi yazgısını, kaderini belirlerler. Düşünmek zor zanaattir, evet, ama bu zanaatta güvenmeliyiz; aklımızı kiraya vermemeliyiz. Düşünüp kendi kaderimizi kendimiz çizmeliyiz.

Sizlere de bu yolda başarılar dilerim.

Sürüden ayrılmış insan

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 2 YORUM
  1. Cem Kazan dedi ki:

    Evet, o döngü, o monotonluk, tatsız günler geçirtiyor insana. “Ben ne yapıyorum böyle her her gün?” diye sorduruyor.

  2. Uğur Kaya dedi ki:

    Çok etkileyici ve güzel bir başlık olmuş. Dikenli kalem temanızı gerçek anlamda yansıtılmış bir yazı içeri gerçekten. Düşünmek insanı yorar ve mutsuzluğa iter. Yabancıların bir atasözü vardır bir film repliği aynı zamanda ” cehalet mutluluktur ” diye. Yazıyı okurken aklıma geldi. Peki neden? Düşünmek insanı etrafında gerçekleşen bütün saçma ve mantıksız olayları görme ve irdelemesine yol açar. Ve mutsuzluğa adım adım ilerlemiş olur insan gerçekler ile yüzleştiği için. Ben ise bazen düşünmeden haraket etmenin özgürlüğünü yaşıyorum. Bu etrafımdaki insanları kırsa da bazen bencillik insanın yaralarını sarar diye ” düşünüyorum”

Tüm hakları saklıdır © www.kamilgunduz.com.tr